Morse'un mekanik araştırmalara merakı genç yaşlarında başlamıştır. 1832 senesinde yaptığı okyanus seyahatinde, Charles Thomas Jackson'un elektrikle ilgili son gelişmeleri anlatması üzerine, New York Üniversitesi'nde elektromanyetik konularında öğrendikleri konular, kafasında elektrikli telgraf fikrini doğurdu. Morse'un elektrikli telgrafı, bir elektrik devresinde bobinin bir kolu çekmesi ile rulo kağıdı üzerine izler bırakması esasına dayanıyordu. Kısa ve uzun çekmeler, kısa ve uzun izler bırakıyordu. 1835 senesinde başlayan bu çalışmalarına destek bulmak için Avrupa devletlerine başvurularda bulundu. Ancak bir netice elde edemedi. Bunun üzerine arkadaşı Chamberlain'i İstanbul'a gönderdi. Onlar ilme ve ilim adamlarına fevkalade destek veren Osmanlı ülkesinden çok ümitliydiler. Nitekim Chamberlain İstanbul'da büyük bir ilgi ve destek gördü. Fakat elindeki alet henüz pek ilkel bir vaziyetteydi. Bu sebeple aleti Viyana'da iyi bir işçilikle tekrar yapmak ve ondan sonra padişaha takdim etmek üzere geri döndü. Ancak Tuna Nehri yoluyla Viyana'ya hareket eden Chamberlain'in gemisi yolda batarak beş arkadaşı ile birlikte öldü. Böylece Osmanlı Devleti'nde telgraf kurulması için yapılmak istenen birinci teşebbüs sonuçsuz kaldı.

Morse, ilk elektrikli telgraf denemesini 1844 senesinde Washington, DC ile Baltimore arasına 65 kilometrelik bir hat çekimiyle yaptı. Osmanlı Devleti ilk defa 1855 senesinde Kırım Savaşı esnasında Morse telgraf sistemini kullanmıştır. (Bkz. Telgraf)

Daha fazla bilgi: tr.wikipedia.org