Pablo Picasso yirminci yüzyılın en etkili sanatçılarından biriydi. George Braque ile birlikte kübizmin (sanatsal yön) babası olarak övülür ve Picasso'nun sembolik ve gerçeküstü okullara da önemli katkıları olmuştur. Gençliğinde Picasso'nun resme karşı büyük bir tutku ve yüksek bir beceri göstermesi, babasının onunla ilgilenmesine ve ona koçluk yapmasına neden oldu. Bu dönemde olağanüstü yeteneği ortaya çıktı ve 1894'te ressam olarak kariyerine başladı. Genç ressam daha sonra Paris'e gitti ve o zamanlar Paris "Avrupa için sanatın başkenti" olarak kabul ediliyordu. Orada, kısa süre sonra ev arkadaşı olacak olan şair ve gazeteci Max Jacob ile tanıştı. Belki de tek yataklı küçük bir dairede, gece ve gündüz dönüşümlü olarak uyuyarak yaşadılar. Picasso, Fransa'nın başkentinin büyük bir ekonomik refah ve kültürel ilerleme döneminde Paris'e gelmiş olmasına rağmen, aşırı yoksulluk, soğuk ve umutsuzluktan muzdaripti. Bir gece, dairesini sıcak ve hayal edilemez tutmak için Picasso sanat eserlerinin büyük bir kısmını yaktı. Hayatının bu sıkıntılı bölümünden kısa bir süre sonra Picasso, mavi ve mavimsi yeşilin farklı tonlarının yaygın olarak kullanıldığı ve bazen sıcak renklerin de görüldüğü koyu renkli resimleriyle karakterize edilen mavi dönemine başladığı Madrid'e taşındı. Belki de sert Paris kışının hayatının o dönemindeki ilhamı üzerinde büyük bir etkisi olmuştur.

Daha fazla bilgi: steemit.com