Son yıllarda birçok kişinin ilgisini çeken parkur sporunun tarihi aslında oldukça eskilere dayanır. Ekstrem sporlardan biri olan parkurda amaç, insan vücudunun yeteneklerini en verimli şekilde kullanarak engelleri aşmak ve bir yerden diğerine geçmektir. Günümüzdeki haliyle, 1980’lerin sonunda Fransa’nın güneyinde David Belle ve arkadaşları öncülüğünde “Le Parkour” adıyla yapılmaya başlanan bu spora daha çok “bir yaşam felsefesi” olarak bakılmaktadır.

Sporun temeli ise çok daha eskiye, 1902 senesine dayanır. Fransız Donanması’nda yer alan ve aynı zamanda beden eğitimi uzmanı olan George Hebert, Karayipler’e yaptıkları bir yolculukta insanların hareket kabiliyetlerinden etkilenir. Gözlemlerine dayanarak tırmanma, koşma, yüzme olmak üzere farklı teknikleri bir araya getirdiği “The Natural Method”u oluşturur ve Fransız askeri eğitiminde kullanmasını sağlar. Yıllar sonra, Fransız özel kuvvetlerinde itfaiyeci olarak görev yapan ve gazi olan Raymond Belle, Lisses’de bulunan evine döner. Oğlu David Belle ile arkadaşlarına Hebert’in öğretilerini tanıtır ve böylece parkur sporu doğar.

Daha fazla bilgi: www.flypgs.com