At nalının U şeklinde olmasının, yeni aya benzediğini fark ettikten sonra atalarımız at nalını uğur getirmesi için kullanmaya başladılar. İlk uygarlıklar, güneş ve ay gibi gök cisimlerinin iyi şans ve kadınlara doğurganlık getirdiğine inanıyordu. Bu sebeple, at nalının uğur getirdiği inancı atların evcilleştirilmiş hayvanlar olmasına dayanmaktadır. Başka bir deyişle, at nalını batı medeniyetlerine eski Yunanlılar tanıtmışlardır. O zamandan beri, at nalı en önemli şans sembollerinden bir tanesi olarak düşünülmektedir. Öte yandan, at nalının yeni aya benzer şekli, gök cisimlerinin iyi şans ve doğurganlık getireceğine olan inancını artırmıştı. Bunlara ek olarak, sihirli sayı olan 7’den de bahsetmek gerekir. At nalını atın toynaklarına takmak için 7 çivi gerekmesi de bir tesadüf değildir. Son olarak, Orta Çağ boyunca insanlar at nalını büyücülere karşı korunmak için kullanıyordu. Bunun sebebi ise, cadıların atlardan korktukları için süpürge sopası ile uçtukları inancıydı. Bu sebeple, Rusya’da demirciler beyaz büyücüler olarak düşünülüyordu.

At nalının tarihi oldukça kapsamlı ve karmaşıktır. Ancak, neredeyse bütün Batı medeniyetlerinin at nalının uğurlu olduğuna inandığı ve bu nedenle de at nalının uğurlu olduğu inancının bugünlere kadar geldiği kesindir. Zaman ve mekana göre medeniyetlerde değişiklik gösteren batıl inançlara inanıp inanmama konusunda herkes özgürdür.

Daha fazla bilgi: sagligabiradim.com