REKLAM
Antik Mısır'ın ilk kadın firavunu kimdir?
Hatşepsut, makamla ilgili sembol ve isimleri alarak kendini firavun ilan etti. Resimlerde kendini sakallı bir erkek olarak tasvir ettiriyordu. Hatta tanrı Amun’un babası olduğunu iddia etmiş Mısır tahtına geçmenin tanrının isteği olduğunu söylemiş. Hatşepsut, babası gibi ordularını savaşa sürüp yeni topraklar fethedememişti, bu kesin suretle erkeklere ait bir görev olarak kabul ediliyordu. Hatşepsut, bunun yerine orduyu denklemden çıkardı. Askerleri savaşa göndermekten ziyade onları en çok gurur duyduğu girişimine, Kızıl Deniz’in kıyısında yer alan 500 yıldır hiçbir Mısırlının ayak basmadığı efsanevi Punt topraklarını keşfe yolladı. Hatşepsut’un cenaze tapınağı duvarlarında resmedildiğine göre keşfe gidenler altın, fildişi, canlı mür ağacı, maymun, panter ve zürafa da dahil çeşitli egzotik hayvanlarla yüklü dönmüştü. Bu başarılı sefer Hatşepsut’un ününü ve popülerliğini artırmıştı.Hatşepsut’un MÖ 1458’deki ölümü üzerine, taht sonunda III. Thutmose’ye kaldı.
Hatşepsut’un Deir el Bahari’deki, Djeser-Djeseru adıyla da bilinen cenaze tapınağı.
Hatşepsut’un çığır açan saltanatı yüzyıllar boyunca bir sır olarak kaldı. III. Thutmose, kendi ölümünden önce, Hatşepsut’u anıtlarını tahrip ederek ve ismini krallar listesinden çıkararak tarihi kayıtlardan sildirdi. Mezarı 1903’de, arkeologlar 1822’de Deir el Bahari’deki hiyeroglifleri deşifre etmeye başlayınca bulundu. Mısır’ın en güçlü kadın firavunu olan Hatşepsut’un mirası yeniden canlandırıldı.
Daha fazla bilgi:
arkeofili.com
REKLAM
REKLAM
REKLAM